Microprose firmasının 90’lı yıllara damgasını vuran sıra tabanlı strateji oyunu Colonization; Amerikanın keşfi, kıta üzerinde kaynak sömürgeleri, Kızılderililerle ilişkiler ve nihayetinde bağımsızlık mücadelesini konu alıyor. Dört ayrı Avrupa ülkesinden birisini seçerek oynuyoruz. Her ülkenin kendine göre bir avantajı var. Mesela Hollanda ticaret konusunda avantaj sağlarken İngiltere ise göçmen açısından diğer ülkelere nazaran bir adım önde.
Yolculuğumuzun hemen başında gemimizde bulunan pioneer ve soldier ile yeni kıtayı keşfediyoruz ve karaya ayak basar basmaz yerlilerle irtibat kuruyoruz. Diğer ülkelerle olduğu kadar yerlilerle de iyi ilişkiler kurmak gerekiyor. Misafirperver Kızılderili kabileleri bizlere oldukça iyi davranıyor ve ticaret için açık kapı bırakıyorlar. Kabilelerin istediği ürünleri öğrenip bu ürünleri onlara satarak iyi bir gelir elde etmek mümkün. Bunun yanında kuracağımız şehirlerde çeşitli üretimler yaparak bu ürünleri diğer kıtadaki ana ülkemize götürüp satıyoruz. Avrupa fiyatlarını iyi takip ederek iyi kazandıran ürünlere yönelmek şart. Avrupa’ya pamuk, deri gibi hammaddeleri satabileceğimiz gibi daha kazançlı rom, giysi, tüfek bile satabiliyoruz. Bir üründen üst üste sattığımız vakit piyasa fiyatını düşürmüş oluyoruz. Ticaretimizi gittikçe bozan diğer bir nokta Avrupa’daki kralın vergileri gün geçtikçe artırması. Bu olay bir süre sonra iyice güçlenip bağımsızlığımızı ilan etmemizi gerektiriyor. Vergilere karşı koymanın tek yolu var o da elimizde bulunan bir ürünü denize dökerek vergi artışını protesto etmek. Avrupa’dan ve diğer ülkelerden para buldukça yetenekli savaşçılar alıp şehirlerimizde tutmak akıllıca. Şehirlerimizde bolca silah ve at üretip bu kaynaklarla asker sayımızı artırabiliriz.
Şehirlerimizde elde edilebilen kaynaklara göre binaları geliştirmeli, yetenekli işçileri ve uzmanları görevlendirmeliyiz. Böylece, üretim verimimiz artacak. Suçluları ve köleleri de çalıştırabiliyoruz ama verimleri normal bir insandan daha düşük değerlerde. Fırsat buldukça Avrupa’dan yetenekli adamlar almak gerekiyor. Ayrıca Avrupa artillery, savaşçı, ve savaş gemileri alabilmemizi sağlıyor. Daha sonra bu savaşçılarla onlara karşı savaşıyoruz ki o apayrı bir mesele.
Bağımsızlığımızı yükselttik, savaşçılarımızda yeterince çok. O zaman menüden bağımsızlığı ilan edebiliriz. Bu işlemi yapmadan önce mutlaka kaydedip oyunun yedeğini alalım. Bağımsızlığımızı ilan edince Avrupa’daki kralımız en güçlü ordularını üzerimize yolluyor. Bu ordularla uzunca süren bir savaşımız oluyor. Eğer bu savaşı kazanırsak sevinç gösterileri eşliğinde bağımsızlığımıza kavuşuyoruz. Oyunun asıl amacı da bu zaten.
Colonization hala oynayabildiğim oldukça zevkli bir strateji oyunu. Civilization sevenler zaten aynı firmanın yaptığı bu oyunu kesinlikle seveceklerdir. Dos ve strateji severler için tam bir başucu yapıtı. Mutlaka denenmeli!
Bir yanıt bırakın