‘Hani otuz yaşına gelmiş ve hala anne babasıyla oturup, bir türlü iş bulamayan, bulduğu işlerde de en fazla beş gün çalışıp kovulan, yalnızca bir kaç tane sümsük arkadaşı olan, etrafına zarar vermekten başka bişey yapmayan tipler vardır ya, ömürleri boyunca ailesine muhtaç olan, yerden bişey almaya dahi üşenen tipler. Hayatları boyunca daha oda toplamamış tipler. İşte bende o tiplerden biriyim.’
Abuzittinin Maceraları oyunumuz baş kahramanımız Abuzittin’in bu sözleriyle başlıyor. Özeleştiri diye ben buna derim. Ardından kapı çalınıyor ve tür olarak ‘ikon macera’ olan oyunumuz başlıyor. Oyunumuzun konusuna gelirsek hiç bir baltaya sap olamayan müzmin işsiz Abuzittin’in bir gün kapısı çalınıyor ve askerlik arkadaşı ona kendi nişan yüzüğünü nişanına kadar saklaması için teslim ediyor. Fakat daha ertesi gün yüzüğün gece gelen bir hırsız tarafından çalındığını farkeden Abuzittin bu değerli yüzüğü bir hafta içinde geri bulması gerektiğini farkeder. Aynısından alacak kadar parası olmadığından kankasına akıl danışır. Kankasının yardımıyla aynısından bir yüzük çalmaya kalkışan Abuzittin’in başına türlü maceralar gelir.
Oyun genel anlamda oldukça kolay ve bitirmesi çok uzun sürmüyor. İkon macera tarzında olduğu için her ortama gitmeli ve herşeyi didiklemeliyiz. Olay örgüsü başarılı bir şekilde kendisini gösteriyor ve çözülemeyecek çok zor maceralara yer vermiyor. Bazen elimizde bulunan eşyalardan faydalanıyoruz, bazen ise oyun gerçek zamanlı bir şekle bürünüyor, klavye yeteneğini doğru zamanlarda kullanarak işimizi bitiriyoruz. Takıldığımız yerlerde sağ tuşla play diyerek geçme şansımız var fakat oyunun tadını kaçırmamak adına çok sıkışmadan kullanmamak gerek. Ayrıca oyunun tam çözümünü internette arayarak bulmak mümkün.
Her anı esprili ve sulu bir mizah diline sahip olan Abuzittinin Maceraları sulu oyunları sevenlerin hoşuna gitmeyebilir fakat Türkçe macera oyunu oynamak isteyenler için oynanması gereken bir yapımdır.
Bir yanıt bırakın